HATAY (İGFA) – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, kurmayları ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte, 6 Şubat depremlerinde en fazla yıkıma uğrayan Hatay’ı ziyaret etti.
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, CHP Hatay İl Başkanı Hakan Tiryaki ve kalabalık bir vatandaş topluluğu tarafından karşılanan Özel ve İmamoğlu, ilk açıklamalarını havalimanı çıkışında yaptı.
Genel Başkan seçilmesi durumunda ilk ziyaretini Hatay’a yapma sözü verdiğini hatırlatan Özel, “Nasıl depremde Hatay’da gecikildiyse, deprem sonrası da yaraların sarılmasında Hatay hep birkaç adım geriden gidiyor. Ve Hatay, gündemden düşürülüyor. Hatay çok büyük acılar çekti. Ben, CHP’nin şu anki Genel Başkanı olarak, ilk Genel Başkanımızın emaneti olan ve ‘Benim meselem’ dediği Hatay’ı, söz verdiğim gibi, bundan sonra benim meselem kabul ediyorum” dedi.
ÖZEL: “HATAY’IN DEMOGRAFİSİNİN BOZULMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”
CHP Genel Başkanı’nın mesele ettiği bir konunun ülke gündeminden düşmesinin mümkün olmadığına vurgu yapan Özel, “Hatay’ı gündemde tutacağız. Hatay’ın demografisinin bozulmasına izin vermeyeceğiz. Özellikle tüm inançların birlikte yaşayabildiği Hatay’ın bu özelliğinin korunmasına önem vereceğiz. Hatay’da birilerinin rant projelerine izin vermeyeceğiz, ama Hatay’ın Atatürk’ün emanetine yakışır şekilde yeniden imar edilmesi ve yeniden ayağa kaldırılması sürecini yakından takip edeceğiz. Bir kez daha hayatını kaybeden herkesi rahmetle anıyoruz. Acılı ailelerine bir kez daha başsağlığı diliyoruz” şeklinde konuştu. “Ben buraya, Hatay’ın ilk günden itibaren yaralarının sarılması noktasında üstün gayret gösteren İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımızla birlikte geldim” diyen Özel, “Ayrıca, bu acılı günlerde büyük bir travma içindeyken, görevinin başından bir saniye ayrılmayan, ilk andan itibaren orada olan Lütfi Savaş Başkanımızla da birlikteyiz. Belediye başkanlarımızla birlikteyiz” ifadelerini kullandı. Özel’in ardından söz alan İmamoğlu da duygularını, “Genel Başkanımızın bu ilk ziyaretinde kendileriyle birlikte olmaktan, Hataylılarla, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanımız, İl Başkanımız, buradaki diğer dostlarımızla birlikte olmaktan gururluyuz. İnşallah Hatay’ın bir an önce bütün sıkıntılarının çözüldüğü günleri yaşarız” sözleriyle dile getirdi.
ZEYTİN AĞAÇLARINI SAVUNAN DİKMECE KÖYLÜLERİ: “112 GÜNDÜR DİRENİYORUZ”
Özel ve İmamoğlu’nun Hatay ziyaretinin ilk adresi, Antakya ilçesine bağlı Dikmece Köyü oldu. Yaklaşık 4 bin kişinin yaşadığı Dikmece’de, tarım ve zeytinlik arazilerine kamulaştırma kararı alınmasının ardından köylüler direniş başlatmıştı. Özel ve İmamoğlu, direnişin 112’nci gününde Dikmece Köyü sakinleriyle bir araya geldi. Mahkemenin, talepleri üzerine yürütmeyi durdurma kararı verdiğini belirten direnişteki köylüler, buna rağmen 500 yıllık zeytin ağaçlarının kesilerek, toplu konut yapılmak istenmesine tepkilerini Özel’e aktardı. Köylüler, isyanlarını, “Dikmece Köyü, zeytinlikleriyle meşhur bir köydür. Şu anda depremde ölmedik. Ama deprem sonrası yolsuz, usulsüz, kuralsız uygulamalarla öldürülmeye çalışılıyoruz. Yaklaşık 400 bin zeytin ağacımızı kesmek istiyorlar. Bunların çok büyük bir kısmı 500-600 yıllık asırlık ağaçlar. Buranın toprak yapısı yumuşak. Maalesef aşağı mahalle, yapısından kaynaklı tamamen yıkıldı. Ve 100’e yakın yurttaşımızı kaybettik. Hiçbir bilimsel çalışma yapılmaksızın, zeytinle ilgili torba yasayı 14 Temmuz’da çıkardılar. Ancak ihaleyi 2 ay öncesinden vermişlerdi kılıfına uydurmak için. Biz, burada 112 gündür direniyoruz. Ve geçen hafta Hatay 3. İdare Mahkemesi bizim lehimize yürütmeyi durdurma kararı verdi. Bu kararı veren yürekli hakimleri tebrik etmek istiyoruz” sözleriyle dile getirdi.
ÖZEL’DEN “MAHKEME KARARINA UYUN” ÇAĞRISI: “500 YILLIK ZEYTİN AĞAÇLARI GİTTİ Mİ, GERİYE GELMEZ”
Haklı direnişlerinde Dikmece köylülerinin yanında olduklarını belirten Özel, köy meydanında yaptığı konuşmada özetle şunları kaydetti:
“Bu mahkeme kararının üzerinde ‘Türk milleti adına’ yazıyor. Yani Türk milleti adına kararı, bir uyuşmazlıkta mahkemeler veriyor. Bu kararı tanımamak, Türk milletini tanımamak demektir. Eğer mahkeme ‘dur’ deyince duruluyor, ‘yürü’ deyince yürünüyorsa, orası hukuk devletidir. Yok mahkeme ‘dur’ deyince durulmuyorsa, orası hukuk devleti değildir. Orada düzen kalmaz. Sen kurala uymazsan, vatandaşın uymasını bekleyemezsin. Bunun için buradan, Dikmece’den, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararına derhal uyulması gerektiğini, süreci en yakından takip edeceğimizi siz Dikmece’nin güzel insanlarına ifade etmek isterim. Dikmece’de 500 yıllık zeytin ağaçları gitti mi, geriye gelmez. Zaten yürütmeyi durdurmada yazmış hakim, ‘Telafisi mümkün olmayan sonuçları olabileceğinden durdurdum. Kararı sonra vereceğim’ demiş. 500 yıllık zeytin ağacını kestin mi, sonra mahkeme başka bir karar verdiğinde nasıl geri getireceksin? 500 yıla daha ihtiyaç var. O yüzden bunu bütün Türkiye kamuoyuna, Dikmece’den ifade edelim. Aynen Anayasa Mahkemesi’nin kararını Yargıtay’ın saymaması ve Cumhurbaşkanı da onlara destek vermesi gibi hukuk devleti ayaklar altına alınıyor. Buradaki yargı kararının derhal uygulanması gerekli. Takip edeceğiz. Zaten milletvekillerimiz, önceki dönem milletvekillerimiz konu hakkında bilgi verdiler. Çok net bir şey var: Biz deprem konutlarının bir an önce yapılmasını istiyoruz. Çok net bir şey var: En sağlam zeminlere yapılmasını istiyoruz. Çok net bir şey var: Bu konuda hızlı davranılmasını istiyoruz elbette ama mahkemenin ‘Bu ağaçların kesilmesi doğru değil’ dediği yerde buna sığınılmaması lazım. Derhal yerin değiştirilip, hızlı şekilde devam edilmesi gerekiyor. Yanınızdayız, arkanızdayız.”